Platon'dan modern çağa değin, düşünürler tarafından devletin ortaya çıkışıyla ilgili birçok kuram ortaya atılmıştır. Bu kuramlar toplum yaşamına geçiş açısından da önemlidir.
Tüm bu düşünürler devletin ortaya çıkışından önceki hayatla ilgili betimlemeler yapmışlardır. Neyin insanları devlet dediğimiz yapıyı kurmaya ittiğine ilişkin bir temellendirme çabasıdır bu.
Örneğin (en çok bilinenler olduklarından) Thomas Hobbes devlet öncesi yaşamı şiddet çerçevesinde tasvir eder. İnsanlar devletin ortaya çıkışından önce kıyasıya bir mücadele içerisindedirler. Savaş, yıkım, kıyım kol gezmektedir. İnsan insanın kurdudur ünlü deyişi ile tanımlanır bu dönem. Bu vahşet döneminde hiç ilerleme olmadığını gören insanlar bir gün bundan bıkar ve düzeni sağlaması için kendi özgürlüklerini Leviathan'a (Devlet) devrederler.
Locke ise devlet öncesi dönemi barışçıl ve özgür bir ortam olarak tasvir eder. İnsanlar özgür ve mutludur fakat cezalandırmayla ilgili problemleri vardır. Cezalandırma görevini yerine getirecek bir kurum olmadığından dolayı ölçüsüz durumlar ortaya çıkıyordu. İşte bu yüzden insanlar mutlu mesut yaşarken bu sorunu çözebilmek için cezalandırma yetkilerini devlete devrettiler.
Kısaca şunu söyleyeyim Hobbes daha haklıymış. Bu kanıya bir oyunda vardım üstelik. DayZ diye bir oyun var bu ara duyan oldu mu bilmiyorum. Gerçek ölçülerde 250 kilometrekarelik bir arazide, zombi salgınından sonraki günlerde hayatta kalmaya çalışan bir insanı oynuyorsunuz. Harita bulmalı, taze yiyecek ve temiz içecek tedarik etmeli, yağmurdan korunmalısınız. Antibiyotik ve ilk yardım malzemeleri edinmelisiniz. Kısaca bir yaşam simülasyonu bu. Devlet, otorite, kanun vs hiçbir şey yok. Tarih öncesi avcı toplayıcı günlere dönülüyor yani. (Konserve bulup, konserve açacağı ya da balta bulamadığın için açlıktan ölmek nasıl bir şey, anlayamazsınız… )
Zombi salgını dedim diye asıl tehlike zombiler sanılmamalı. Evet bu oyunda asıl tehlike insanlar! Elinde daha iyi silah olan, örneğin tabanca ya da tüfeği olan baltası olanı düşünmeden öldürüyor ve yemeğini, hatta giyeceklerini bile çalıyor. Zombilerden çok, diğer insanlar tarafından öldürülme korkusu var. İster istemez sizi de buna itiyor düzen. Ya o beni vurursa diye size karşı dostça şeyler söylerek yaklaşanları bile vurmak zorunda hissediyorsunuz bazen.
Yani eğer bir gün dünyada devlet ve hukuk düzeni ortadan kalkarsa, bizi bekleyen asıl tehlike yine biziz. (Hobbes-Locke kıyası işin esprisi tabi)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder